Koronavirüs pandemisinin ilk günlerinde doktorlar, COVID-19 nedeniyle ağır hasta olan kişiler ile ilgili bir şey fark ettiler: Çoğu obezdi. Koronavirüs dünyanın dört bir yanında görülmeye başladıkça ve veriler toplandıkça koronavirüs ile obezite arasındaki bağlantı daha belirgin hale geldi ve araştırmacılar hala nedenini net olarak anlayabilmek için çalışmalarına devam ediyor.
Obezitenin, koronavirüs enfeksiyonu nedeniyle ciddi komplikasyon olasılığını artırabileceğine dair pek çok araştırma verisi bulunmaktadır. Örneğin, % 35’i obez olan 5.200’den fazla enfekte kişi üzerinde yapılan bir çalışmada, onları riske atabilecek diğer koşullar hesaba katıldığında bile, daha yüksek vücut kitle indeksine sahip kişilerin hastaneye yatma olasılığının arttığı bulunmuştur.
Araştırmalara göre obezite hastaneye yatış ve hastanede kalış süresini uzatmaktadır. Obez bireylerin normal kilolulara kıyasla COVID-19’dan ölüm risklerinin %48 daha fazla olduğuna dair de veriler mevcuttur.
Yıllardır bilindiği üzere fazla kilolu olmak, kalp hastalığı ve diyabet dahil olmak üzere bazı kronik hastalıkların gelişim olasılığını artırır ve bunlar, COVID-19 tanısı konulan bireylerin hastalığı daha ağır geçirmelerine neden olan koşullar arasındadır.
Mevcut veriler, bazı ülkelerın veya toplulukların yüksek obezite oranları nedeniyle virüsten daha fazla etkilenebileceğini göstermektedir. Örneğin Amerika Birleşik Devletleri’nde yetişkinler arasındaki obezite oranı % 42 düzeylerinde ve dünyadaki en yüksek obezite oranına sahip ülkelerinden biri. Dünya nüfusunun sadece %4’ünü oluşturan ABD’nin, dünya genelinde epidemi nedeniyle ölümlerin %20’sine (dünya genelindeki 1 milyon olümün 200 bini ABD’dedir) sahip olmasının yüksek obezite oranlarıyla bağlantılı olabileceği gözardı edilemeyecek bir olasılıktır.
Türkiye’de de obezite oranları ne yazık ki yıldan yıla artmaktadır. 15 yaş üstü bireylerde obezlerin oranı 2016’da %19,6 iken 2019’da %21,1’e yükselmiştir. Dolayısıyla ülkemizde de obezitenin önemli bir sorun ve COVID-19 açısından önemli bir risk faktörü olabildiğini söylemek yanlış olmaz.
Araştırmacılar, birçok faktörün obez kişilerin akciğerlere zarar verebilen koronavirüs enfeksiyonuyla savaşmasını zorlaştırdığını söylüyor. Çok fazla ekstra ağırlık taşımak vücudu zorlar ve bu fazla yağ akciğerlerin genişleme ve nefes alma kabiliyetini sınırlayabilir.
Diğer bir sorun, genellikle obezite ile birlikte gelen kronik iltihaptır. Enflamasyon, vücudumuzun virüsler gibi zararlı davetsiz misafirlerle savaşmasının doğal bir yoludur. Ancak uzun süreli iltihap (enflamasyon) sağlıklı değildir ve daha büyük bir tehdit ortaya çıktığında vücudunuzun savunmasını zayıflatabilir.
Yağın vücutta nasıl dağıldığı da bir rol oynayabilir. Bir çalışma, obez kişilerde COVID-19’dan ölüm riskinin arttığını bulmuştur, ancak bu sadece erkek hastalar için geçerlidir. Bu çalışmadaki bulgulara göre erkeklerdeki yağlanma karın bölgesinde yoğunlaşmaktadır. Bu tür yağların, daha ciddi hastalıklara katkıda bulunabilecek bir hormonun üretimi ile daha fazla ilişkili olableceği düşünülmektedir.
Bilim insanları ayrıca, koronavirüsün kendisinde obez bireyleri hastalanmaya daha duyarlı hale getiren belirli bir şeyin olup olmadığını araştırıyorlar.
Örneğin virüs, belirli hücrelerin yüzeyindeki reseptörlere bağlanarak hücreleri enfekte eder. Bu reseptörün yağ hücrelerinde bol miktarda bulunduğu ve onları “virüs için iyi bir yuva” haline getirip getirmediği bilim insanları tarafından araştırılmaktadır.
Obez kişilerdeki bir başka sorun ise bu kişilerin daha çok oksijene ihtiyaç duymasıdır. Bu durum organ sistemlerinde daha fazla baskıya neden olur. Önemli organlara yeterince oksijen gidememesi önemli bir soruna dönüşebilmektedir. Bu kişiler bakım hizmetlerinde de sorunlar yaşayabilir. Testler ve solunum cihazına bağlanma işlemlerinde kişilerin yatakta döndürülmesindeki zorluklar, sağlık çalışanlarının kaliteli bakım hizmeti vermelerini zorlaştırmaktadır.
Yine başka bir endişe: COVID-19 aşısı bulunduğunda, obez kişiler bunun koruyuculuğundan yararlanamayabilir. Daha önce yapılan çalışmalarda grip ve diğer bazı aşıların obez bireylerde koruyuculuğunun çok daha zayıf olduğu bilinmektedir.
Bu gerçekler ışığında terkar hatırlatmak isterim ki fazla kilolardan kurtulmak şart. Eğer kaliteli ve sağlıklı bir yaşam sürdürmek istiyorsak, beslenmemizi ve yaşam tarzımızı değiştirerek sağlıklı kilomuza ulaşmanın yollarını vakit kaybetmeden aramalıyız.