Testosteron vücuttaki en önemli cinsellik hormonlarından biridir. Her ne kadar erkeklik hormonu olarak bilinse de kadınlar için de önemli bir hormondur. Yoğun olarak erkeklerin testislerde ve az miktarda kadınların yumurtalıklarda salgılanır. Testosteron vücudun kas ve kemik kütlesinde artışa neden olur ve üremeyi etkiler.
Normal koşullarda vücudumuz hormonları etkin bir şekilde düzenler ve vücudun testosteron düzeyini dengede tutar. Fakat bazı gıdalar vücudun itinayla koruduğu hormon dengesini bozabilir ve bu durum özellikle de testosteron düzeylerini olumsuz etkileyebilir.
Hangi gıdalar vücutta testosteronun azalmasına neden olabilir sorusunun yanıtı net olmamakla birlikte aşağıda listelenen gıdaların vücuttaki testosteron seviyelerini düşürdüğüne ilişkin bazı veriler bulunmaktadır.
Soya:
Soya ve soyalı gıdalar fitoöstrojenler içerir. Bu bileşikler vücuttaki östrojene (kadınlarda yoğundur) benzer ve vücuda girdiğinde benzer şekilde işlev görür.
Bir çalışmada soya kullanmayı kesen erkeklerin östrojen konsantrasyonlarının normale döndüğü ve meme hassasiyetlerinin azaldığı gözlemlenmiştir.
35 erkek üzerinde 57 gün süren bir çalışmada da soya proteininin testosteron düzeylerini azalttığı belirlenmiştir.
Hem erkekler hem de kadınlar üzerinde gelecekte yapılacak daha geniş kapsamlı çalışmalar ile soyanın testosteron üzerindeki etkilerinin incelenmesi bu konuda daha net konuşabilmemize yardımcı olacaktır.
Süt ürünleri:
İnek sütünde bulunan sentetik ve doğal hormonların testosteron düzeylerini azaltabileceğine ilişkin görüşler bulunmaktadır. Ayrıca soyalı gıdalarla beslenen hayvanlardan sağlanan süt ürünlerinde östrojen düzeylerinin artmış olması muhtemeldir.
Alkol:
Testosteron düzeyleri ile ilgili endişeleri olan erkeklerin ilk yapması gereken şeylerden biri alkol tüketimlerini sınırlamaktır. Yapılan çalışmalarda düzenli bir şekilde yüksek miktarlarda alkollü içki tüketen erkeklerin testosteron düzeylerinin azaldığı belirlenmiştir. Bunun tersine kadınlarda alkol tüketiminin testosteron düzeylerini arttırdığına dair veriler bulunmaktadır.
Nane:
Nane ferahlatıcı ve rahatlatıcı etkiye sahip olmasının yanı sıra vücuttaki testosteron düzeylerinin azalmasına neden olabilir.
Fareler ve kadınlar üzerinde yapılan çalışmalarda nanenin testosteron düzeylerini düşürdüğü belirlenmiştir. Türk bilim insanları tarafından yürütülen bir çalışmada günde 2 bardak nane çayı içen polikistik yumurtalık sendromu olan kadınlardaki testosteron düzeylerinin %29 azaldığı belirlenmiştir. Çalışmada ayrıca kadınlarda tüylenmenin azaldığı tespit edilmiştir. Nanenin erkeklerde libidoyu düşürdüğüne dair bazı veriler de bulunmaktadır.
Ekmek, hamur işleri ve tatlılar:
Tayvan’da erkekler üzerinde yapılan bir araştırmaya göre ekmek, hamur işleri ve tatlılar testosteron düzeylerini azaltmaktadır. Aynı çalışmada testosteron düzeylerini azaltan diğer faktörler şu şekilde sıralanmıştır; dışarıda yemek, süt ürünleri tüketmek ve çok az koyu yeşil yapraklı sebzelerden yemek. Çalışmada ayrıca yukarıda sıralanan besinleri tüketen erkeklerin kas kütlesinde düşüklük ve vücut yağlarında yükseklik belirlenmiştir.
Meyan kökü:
Meyan kökü şekerleme ve içeceklerde kullanılan bir bileşiktir.
25 erkekle yapılan bir çalışmada günde 7 gr. meyan kökü tüketen erkeklerin testosteron düzeyleri 1 hafta sonra %26 azalmıştır. Kadınlar üzerinde yapılan bir çalışmada da günde 3.5 gr. meyan kökü tüketenlerin bir adet döngüsü süresinde testosteron düzeyleri %32 azalmıştır.
Bazı yağlar:
Tükettiğinin yağ türleri testesteron düzeylerini ve fonksiyonlarını etkileyebilir.
Genç ve sağlıklı erkeklerin hormon düzeyleri ve testis fonksiyonlarını inceleyen bir çalışmaya göre trans yağ tüketiminin testosteron düzeylerini azalttığı, omega-6 yağ asitlerini(pek çok bitkisel yağda yoğundur) fazlaca tüketmenin testis boyutunu küçülttüğü ve fonksiyonunu olumsuz etkilediği belirlenmiştir. Bunun tersi olarak omega-3 alımının testis boyutunu arttırdığı ve fonksiyonlarını iyileştirdiği tespit edilmiştir.
Testosteron düzeylerinizi arttırmak için trans yağlardan kaçınmak, omega-6 tüketiminizi sınırlamak ve omega-3’e beslenmenizde daha fazla yer vermek bu veriler doğrultusunda doğru adımlar olacaktır.