Yaşlanmaya bağlı olarak vücudumuzdaki tüm organ ve dokular yıpranır ve zaman içinde gençlikteki kadar sağlıklı çalışamaz hale gelir. Göz sağlığımız da yaşlanmadan nasibini alır ve çeşitli göz hastalıkları ortaya çıkabilir. Ne var ki sağlıklı bir yaşam tarzı ile göz sağlığı sorunlarına ilişkin riskleri önemli ölçüde azaltmak mümkündür.
2001 yılında yapılan Yaşlanmaya Bağlı Göz Hastalıkları Araştırması (AREDS); çinko, bakır, C vitamini, E vitamini ve beta karotenin yaşlanmaya bağlı göz hastalıkları riskini %25 azaltabileceğini ortaya koymuştur.
2013 yılında yinelenen aynı çalışmada, daha önceki formüle ek olarak omega-3 yağ asitleri, zeaksantin ve luteinin de göz sağlığını korumada etkin rol oynadığı belirlenmiştir.
Başkaca araştırmalarda da omega-3 yağ asitleri, bakır, zeaksantin ve luteinin göz sağlığı için hayati öneme sahip olduğuna dair veriler ortaya konmuştur.
Bilimsel araştırmalarla göz sağlığına iyi geldiği belirlenmiş bu besin ögelerinin hangi gıdalarda bulunduğuna gelin hep birlikte bakalım…
- Balık
Omega-3 yağ asitlerinden zengin olan balıkları daha sık tüketmelisiniz. Yağlı balıklar omega-3 açısından daha zengindir. Ton, somon, sardalye, hamsi, uskumru ve lüfer iyi omega-3 kaynaklarıdır.
Bir araştırmada, bilgisayar başında çok fazla zaman geçirmekten kaynaklı göz kuruluğuna omega-3 tüketiminin iyi geldiği belirlenmiştir.
- Kırmızı et
Kırmızı et, göz sağlığı üzerinde önemli rolü olan çinko minerali açısından çok zengindir. Çinko yaşlanmaya bağlı görme kayıpları ve makula dejenerasyonunun önlenmesinde ya da geciktirilmesinde etkilidir.
Gözün kendisi yüksek miktarda çinko içerir. Özellikle retina ve retinayı çevreleyen vasküler dokuda yoğun miktarda çinko bulunur.
Tavuk ve hindi gibi kümes hayvanlarını etleri çinko açısından zengin olsa da kırmızı et bu açıdan en iyi kaynaktır.
- Yumurta
Yumurta, yaşlanmaya bağlı görme kaybını azaltan lutein ve zeaksantin açısından mükemmel bir kaynaktır. Yumurta ayrıca çinko ve E vitamininden de oldukça zengindir. Bu nedenle yumurta göz sağlığı için vazgeçilmez bir besindir diyebiliriz.
- Yağlı tohumlar ve çekirdekler
Yağlı tohumlar ve çekirdekler E vitamini açısından çok iyi kaynaklardır. E vitamini yaşlanmaya bağlı göz bozulmalarına karşı etkilidir. Yağlı tohumlarda ayrıca omega-3’de bulunur. Ceviz, brezilya fındığı, badem, fındık, antep fıstığı ile chia ve keten tohumunun göz sağlığı için tüketilmesi önerilir.
- Narenciye
Portakal, limon, greyfurt ve mandalina gibi narenciyeler C vitamini açısından çok zengindir. C vitamini de tıpkı E vitamini gibi antioksidandır ve yaşlanmaya bağlı göz hastalıklarına karşı önerilmektedir.
- Yeşil yapraklı sebzeler
Yeşil yapraklı sebzeler lutein ve zeaksantin açısından çok zengindir ve aynı zamanda göz dostu olan C vitaminini de iyi miktarda içerirler. Göz sağlığınızı korumak için ıspanak, pazı, kara lahana, marul ve semizotu gibi yeşil yapraklı sebzelere beslenmenizde daha fazla yer vermelisiniz.
- Havuç
Havuç A vitamini ve beta karoten açısından çok zengindir. Beta karoten havuca turuncu rengini veren maddedir.
A vitamini görmemiz üzerinden etkilidir çünkü retinanın ışığı emmesini sağlayan rodopsin adlı proteinin bir bileşiğidir.
Vücudun A vitamini üretebilmesi için beta karotene ihtiyacı vardır. Havuç tüketimi vücudun A vitamini üretmesini sağlayarak gözlerinizi yaşlanmaya bağlı hastalıklardan korumaya yardımcı olacaktır.
- Tatlı Patates
Havuç gibi tatlı patates de beta karoten açısından zengindir. Aynı zamanda antioksidan etkisi olan ve göz sağlığını koruyan E vitamini için de iyi bir kaynaktır.
- Su
Hiç şüphesiz ki hayatın ana bileşeni sudur ve su, göz sağlığı için de vazgeçilmezdir. Dehidrasyonun önlenmesi için düzenli su tüketimi gerekmektedir. Su tüketimi genel göz sağlığını korur ve göz kuruluğu belirtilerinin hafifletilmesinde rol oynayabilir.