Serbest radikaller ile antioksidanlar vücutta bir denge içinde bulunur. Bu denge serbest radikaller lehine değiştiğinde, vücuttaki hücre ve dokularda hasarlara neden olan duruma oksidatif stres denir.
Oksidatif stres doğal olarak oluşur. Hücreler normal metabolik işlemler sırasında serbest radikaller üretir. Diğer yandan hücreler bu serbest radikalleri nötralize eden antioksidanları da üretir ve genel olarak serbest radikaller ile antioksidanlar arasında bir denge kurulabilir.
Bazı faktörler serbest radikal üretiminin artmasına ve dolayısıyla oksidatif strese neden olabilmektedir. Bu faktörler şunlar olabilir;
-Hatalı beslenme,
-Yaşam tarzı,
-Bazı sağlık sorunları
-Kirlilik ya da radyasyon gibi çevresel nedenler
Kontrol edilmeyen oksidatif stres yaşlanma sürecini hızlandırır ve bazı sağlık sorunlarının oluşmasına zemin hazırlar.
Serbest radikaller nelerdir?
Hücrelerde bulunan mitokondri, şekerle oksijeni yakarak andenozin trifosfat (ATP) adlı bir madde üretir. Bu madde hücre için enerji işlevi görür. Hücreler ATP üretimi sırasında serbest radikaller adlı molekülleri de üretirler. Serbest radikaller eksik elektronlu olarak üretildikleri için kanda serbest bir şekilde hareket ederler ve eksik elektronlarını tamamlamaya çalışırlar. Bunun için diğer hücrelere ve kimyasal reaksiyonlara saldırırlar. Serbest radikaller çift halindeki bu elektronları ayırırlar ve kendisini çiftlemiş olurlar. Bu kez de diğer tek kalan elektron serbest radikal haline dönüşür ve bu yolla vücutta serbest radikal üretimi devam eder.
Serbest radikaller bir molekül oksijene ihtiyaç duyarlar ve bunun için hücrelere saldırarak onları okside ederler, bir nevi paslandırırlar, mitokondrilere saldırarak enerji üretimini sekteye uğratırlar, DNA’ya saldırarak gen mutasyonlarına yol açarlar ve normal hücreleri kanser hücresi haline dönüştürürler.
Serbest radikaller; sigara dumanı, alkol, nitrojen oksit ve ozon gibi kimyasal ajanlar, ultraviole ışınlar ve diğer radyasyon formları gibi dış faktörlerle de oluşabilmektedir.
Antioksidanlar nelerdir?
Antioksidanlar bir elektron bağışlayarak serbest radikalleri nötralize eden maddelerdir. Antioksidanların nötrleştirici etkisi, vücudu oksidatif strese karşı korur.
Serbest radikaller gibi antioksidanlar da pek çok farklı kaynaktan gelmektedir. Vücut hücrelerinin doğal olarak ürettiği glutatyon ya da besinlerden sağlanan antioksidanlar gibi… Özellikle meyveler ve sebzelerde bulunan vitaminler, mineraller ve fitokimyasallar vücudun kendi kendine üretemeyeceği antioksidan maddeler sağlaması açısından beslenmenin vazgeçilmezleridir.
Oksidatif stresin etkileri
Oksidatif stres düşük düzeyde olduğu zaman zararlı değildir. Örneğin fiziksel aktivite sonrası kaslarda geçici olarak oksidatif stres düzeyi artar. Fiziksel aktivite sırasında oluşan oksidatif stres doku büyümesini düzenler ve antioksidan üretimini uyarır.
Diğer yandan uzun süreli oksidatif stres vücut hücrelerine, DNA’ya zarar vererek yaşlanmayı hızlandırır ve aşağıda belirtilen çeşitli sağlık sorunlarına yol açar.
Kronik iltihap:
Oksidatif stres kronik enflamasyona neden olabilir. Enfeksiyonlar ve yaralanmalar vücudun bağışıklık yanıtını tetikler. Bağışıklık hücreleri istilacı mikroplar ile mücadele ederken serbest radikaller de üretilir. Bu serbest radikaller sağlıklı hücrelere zarar verebilir ve ilthaplanmaya neden olabilir.
Normal koşullarda bağışıklık sistemi enflamasyonu ortadan kaldırdıktan ya da hasarlı dokuyu onardıktan sonra iltihap kaybolur. Ancak bu sırada oluşan oksidatif stres bir döngü yaratarak daha fazla serbest radikal üretimine ve kronik iltihaplanmaya da yol açabilmektedir.
Oksidatif strese bağlı kronik enflamasyon; diyabet, kardiyovasküler hastalıklar ve artrit gibi sağlık sorunlarını beraberinde getirebilir.
Oksidatif strese bağlı olarak görülen diğer sağlık sorunları ise şunlardır:
-Kanser
-Alzheimer
-Parkinson
-Diyabet
-Kardiyovasküler hastalıklar (yüksek tansiyon, inme, ateroskleroz)
-Kronik yorgunluk sendromu
-Erkeklerde kısırlık
-Astım
Oksidatif stres için risk faktörleri
Kişilerin uzun süreli oksidatif stres riski aşağıdaki koşullara bağlı olarak artabilir:
-Şişmanlık
-Yağ, şeker ve işlenmiş gıdalar açısından zengin beslenmek
-Radyasyona maruz kalma
-Sigara/diğer tütün maddeleri içmek
-Alkol içmek
-Bazı ilaçlar
-Pestisitler ya da bazı endüstriyel kimyasallara maruz kalma
-Çevre kirliliği
Oksidatif stresi azaltma
Vücut hem serbest radikallere hem de antioksidanlara ihtiyaç duyar. Önemli olan bunlar arasındaki dengenin korunmasıdır. Oksidatif stresi azaltmaya yardımcı olacak beslenme ve yaşam tarzı önerileri şunlardır:
-Sebzeler ve meyveler yönünden zengin olan, dengeli bir diyetle beslenmek
-İşlenmiş gıdaları özellikle şeker ve yağ oranı yüksek gıdaları sınırlamak
-Düzenli egzersiz
-Sigarayı bırakmak
-Stresi azaltmak
-Kirliliğe ve kimyasal maddelere maruz kalmanın önlenmesi ya da azaltılması
-Sağlıklı vücut ağırlığının korunması