Aspartam, şeker alternatifi olarak pek çok hazır yiyecek ve içecekte yaygın bir şekilde kullanılan bir tatlandırıcıdır. Kilo vermek isteyenler bu ve benzeri tatlandırıcıları tercih ederler çünkü gıdanın kalori miktarını azaltırlar. Geçmişte yapılan çalışmalara ek olarak yeni bir araştırma daha aslında tatlandırıcıların kilo vermeye yardımcı olmadığı ve hatta bunun tam tersi bir etkiye sahip olabileceği şeklinde sonuçlar verdi.
Fareler üzerinde yapılmış daha önceki bir çalışmada aspartamın FDA tarafından önerilen günlük alım sınırlarında alınsa dahi daha çok acıktırdığı ve kilo almaya neden olduğu gösterilmişti.
Bir başka araştırmada da aynı miktarda kalori alan kemirgenlerde aspartam ve sakarinin, sürkoz (çay şekeri) ile karşılaştırıldığında daha fazla kilo artışına neden olduğu belirlenmişti.
Bu çalışmalarda, tatlandırıcıların kilo vermeyi sağlamadığı gibi kilo alımını teşvik ettiği sonuçları çıksa da bunun nedenlerine dair somut bir veri elimizde yoktu. Bunun üzerine yeni bir araştırma ekibi konuya odaklanarak bunun nedenlerini ortaya çıkarmaya karar verdiler.
Uygulamalı Fizyoloji, Beslenme ve Metabolizma Dergisinde yayınlanan yeni araştırma sonuçlarına göre aspartam metabolitlerinden birinin kilo alımına neden olabileceği keşfedildi.
Farelerde Aspartam Alımı
Aspartamın yıkım ürünlerinden biri olan fenilaninin, metabolik sendromu önleyen intestinal alkalen fosfataz(IAP) adlı bağırsak enzimini inhibite ettiği yani engellediği fareler üzerinde yapılan çalışmalarda ortaya çıkmıştı.
Metabolik sendrom ise tip 2 diyabet, kardiyovasküler hastalıklar ve obezite ile ilişkili olan bir grup belirtinin genel adıdır.
Araştırmacılar, daha önceki bir başka çalışmada da yüksek yağlı diyet uyguladıkları fareleri IAP ile beslemişler ve bunun farelerde metabolik sendromun başlamasını önlediğini ve metabolik sendromu olan hayvanlarda belirtileri azalttığını ortaya çıkarmışlardı.
IAP, fenilanin ve aspartam arasındaki bilinen bu ilişki sebebiyle aspartam tüketiminin metabolik sendromu teşvik edebileceği varsayılmaktaydı.
Bu yeni araştırmada farelerin önce IAP aktiviteleri ölçüldü ve sonrasında araştırmacılar fareleri dört gruba ayırdı. 2 gruba normal diyet ile birlikte aspartam içeren diyet içecek ya da şekerli içecek verildi. Diğer 2 gruba ise yüksek yağlı diyet ile birlikte aspartam içeren diyet içecek ya da şekerli içecek uygulandı. Normal diyet uygulanan gruplara günde 3.5 bardak içecek verilirken yüksek yağlı diyet gruplarına 2 bardak içecek verildi. Fareler 18 hafta boyunca gözlemlendi.
Araştırmacılar aspartam içeren içecek grubundaki hayvanların IAP değerlerinin azaldığını fakat şekerli içecek içenlerde bir değişim olmadığını belirlediler.
IAP üretim normal şekilde olan hayvanlara ince bağırsaktan aspartam enjekte edildiğinde IAP düzeylerinin azaldığı fakat tuzlu çözelti enjekte edilen hayvanlarda IAP aktivitesinin aynı kaldığı araştırma bulguları arasındaydı.
Normal diyet uygulanan 2 grup arasında 18. haftanın sonunda kiloları açısından anlamlı bir fark oluşmadı. Fakat yüksek yağlı diyet uygulanan gruplarda aspartam alanların daha fazla kilo aldığı belirlendi.
Aspartam verilen farelerin kan şeker düzeyleri verilmeyenlere kıyasla daha yüksek bulundu. Metabolik sendrom ile ilişkili olduğu bilinen TNF-alfa inflamatuar proteininin kandaki düzeyleri de aspartam alan farelerde daha yüksek çıktı.
Araştırma ekibini yöneten Dr. Hodin ‘Aspartam gibi yapay tatlandırıcılar, kilo vermek ve metabolik sendromun görülme sıklığını azaltmak için önerilse de bir dizi klinik ve epidemiyolojik araştırma, bu ürünlerin işe yaramadığını ve hatta daha kötü sonuçlar doğurduğunu göstermektedir.’ şeklinde görüşlerini ifade etti.
Kaynak: http://www.medicalnewstoday.com/articles/314345.php