İnsanların ortalama yaşam süreleri ülkeden ülkeye değişir ve Japonya yıllardır bu kategoride birinciliği hiçbir ülkeye kaptırmamıştır. Japon kadınları ortalama 88 yıl ve erkekleri 82 yıl yaşarlar.
Herkesin dikkatini çeken uzun yaşamın sırrı pek çok araştırmaya konu olmuştur ve bunun Japonların beslenme alışkanlıklarıyla ilişkili olduğu anlaşılmıştır.
Peki, Japonların ömrü uzatan geleneksel diyeti neden bu kadar sağlıklıdır ve Japonlar nasıl beslenirler?
Japon Diyeti Nedir?
Geleneksel Japon diyeti esas olarak pirinç, pişmiş ya da salamura sebzeler, taze balıklar ve az miktarda yüksek kaliteli et üzerine yoğunlaşır. Deniz ürünleri; diğer salamura, tütsülenmiş ve fermente edilmiş yiyeceklerin yanı sıra mutfağın temelini oluşturur.
Soya sütünden yapılan tofu ile miso veya natto gibi fermente soya ürünleri Japon diyetinin önemli bir unsurudur. Japon mutfağında, Fuji elmaları, mandalina ve hurma gibi meyveler kahvaltıda tüketilir ve çok çeşitli sebzeler bu mutfağın temelinde yer alır.
Japonlar, yeşil çayı, özellikle son yıllarda ülkemizde de popülerlik kazanan matcha çayını sıklıkla içerler. Matcha çayı, kateşinler olarak bilinen antioksidanlardqan zengin, öğütülmüş toz yeşil çaydır.
Japonlar %80 doyana kadar yerler. Buna kendi dillerinde “hara hachi bun me” denir. Tıka basa yemedikleri gibi yemek yerken de oldukça yavaştırlar.
Japonların yiyecekleri sunuş şekilleri çok farklıdır ve özeldir. Küçük tabaklarda ve küçük porsiyonlarda servis edilen çeşitli yiyecekler göze hitap ettiği gibi, bu sunuş şekli her bir lokmanın tadına varmayı hedefler.
Japon mutfağının bir diğer özelliği yiyeceklerin hazırlanış şeklidir. Haşlama, buharda pişirme ve çiğ tüketim ağırlıklıdır.
Japon Diyetinin Sağlığa Faydaları Nelerdir?
Japon diyetinin karakteristik özelliklerini açıkladıktan sonra, şimdi de bu diyetin sağlığa faydalarından bahsedelim.
Sağlık için bol balık ve çok az kırmızı et:
Japon diyetinin temelinde balık bulunur. Dünya çapında sevilen bir lezzet olan suşi de balık ve pirinçten yapılan bir yemektir. Balıklar bol miktarda omega-3 yağ asitleri içerir, kalbi korur ve beyni güçlendirir. Kalp hastalıklarına yol açan ve damarları tıkayan kırmızı et ve doymuş yağlar ise Japon diyetinde son derece sınırlıdır.
Soya ürünleri:
Balıkların yanı sıra soya ürünleri Japonların temel protein kaynaklarıdır. Kırımız et ve süt ürünlerin aksine doymuş yağ içeriği neredeyse hiç olmayan soya ürünleri sağlıklı protein kaynakları olarak kabul görürler. Soyanın kalp hastalıklarına karşı koruduğu ve tansiyonu düşürdüğüne dair veriler bulunmaktadır. Japon diyetinin vazgeçilmez bir parçası olan soya ürünleri kolesterolü düşürerek de sağlıklı beslenmeye katkı verir.
Beyaz Pirinç ve Makarnalar (noodles):
Japon mutfağının vazgeçilmez besinlerinden biri beyaz pirinçtir. O kadar belirleyici bir gıdadır ki kahvaltı dahil günün her öğününde servis edilir. Fakat bizim yediğimiz gibi yağlı ve büyük porsiyonlarda tüketilmez. Pirinç, düşük yağlı bir karbonhidrat olarak tokluğu arttırmaya katkı sağlar.
Japon mutfağında buğday ve karabuğday unundan yapılan noodle’lar sıklıkla tüketilir. Fakat pirinçte olduğu gibi japon makarnaları da küçük porsiyonlarda tüketilir. Özellikle karabuğdaydan yapılan soba adlı Japon eriştesi yüksek liflidir ve sindirime yardımcı olur.
Japon diyetinde sebzeler, deniz yosunları da dahil olmak üzere bolca tüketilir. Sebzeler, kahvaltılarda sebze çorbaları ve salatalar şeklinde yenir. Genellikle buharda pişirilen sebzelerin vitamin ve mineral içeriğini maksimum düzeyde korunur. Sebzeler yüksek antioksidan içerikleri sayesinde kanser gelişimini önleyebilir, yaşlanmayı geciktirir. Sebzeler yüksek lif içerikleri ile bağırsak florasını güçlendirir ve fit kalmaya katkı verir.
Yeşil çay ve matcha çayı Japonların en sık tükettikleri içeceklerdir. Her iki içecek de kan basıncını düzenlemeye, kan şekerini düşürmeye, metabolizmayı hızlandırmaya, bağışıklığı güçlendirmeye ve yaşlanma sürecini yavaşlatmaya yardımcı olur. Bazı araştırmalara göre bu çayların kanser koruyucu etkileri de bulunmaktadır.
Sağlıklı tatlılar:
Japonlar, tatlı tercihlerini genellikle meyvelerden yana kullanır. Batı tipi tatlılar beslenmelerinde yer alsa da porsiyonları son derece küçüktür. Meyveler, vitaminler ve minerallerin yanı sıra zengin fitokimyasallar içerirler ve sağlıklı beslenmenin en önemli bileşenlerinden biridir.
Sonuç olarak, Japon diyeti sağlıklı yiyecek ve içecekler içerir. Her öğünde küçük porsiyonlarda, çeşitli yemekler %80 tokluk hedeflenerek yenir. Japon diyetiyle daha ince bir vücuda sahip olmak, daha genç görünmek ve en önemlisi daha uzun ve sağlıklı bir yaşam sürdürmek mümkündür.
Sağlıkla…