VİTAMİN E VE SAĞLIK
Son okuduğum yayından bahsetmek istiyorum. Vitamin E …. Faydaları saymakla bitmiyor aslında. Gençlik için kullananlar, zayıflamak için kullananların yanı sıra bir hastalığı sebebiyle ilaç kullananlarda da aslında karaciğeri korumak için ne kadar önem taşıdığını anlıyoruz. Sizinle araştırmayı olduğu gibi paylaşacağım isteyenler kaynaklara da inerek daha ayrıntılı bilgi edinebilir.
E vitamini, bazı yiyeceklerde doğal olarak bulunur, bazen de besinlere dışarıdan eklenir veya bir besin takviyesi olarak kullanılabilir. “E vitamini” belirgin bir antioksidan aktiviteleri olan yağda çözünen bileşikler grubunun toplu adıdır.
Doğal olan vitamin E doğal olarak sekiz formda bulunur.(alfa-, beta-, gama-, ve delta-tokoferol ve alfa-, beta-,gama-, ve delta-tokotrienol formunda bulunur.), bu sekiz kimyasal formun biyolojik aktivitesi farklıdır. Alpha-(veya α-) tokoferol insan gereksinimlerini karşılamak için tanınan tek şeklidir.
Çeşitli formlar da Vitamin E (alfa-tocopherol) serum konsantrasyonları, ince bağırsaktan absorbe edildikten sonra karaciğere depolanır. Karaciğer hepatik alfa-tocopherol transfer proteini vasıtasıyla yalnızca alfa-tocopherol tekrar sekresyona alır ;karaciğer, diğer vitamin E formlarını metabolize olduktan sonra atar. Sonuç olarak E vitaminin diğer formları, kanda ve hücresel formda ki konsantrasyonları alfa-tokoferola göre daha düşüktür ve çok az araştırmada yer bulmuştur.
Antioksidanlar vücuda zararlı elektron içeren (serbest radikal)moleküllerinin zararlı etkilerinden hücreleri korumakla görevlidirler. Serbest radikaller hücre hasarı yaparak kardiyovasküler hastalıklara ve kanser[5]gelişimine sebep olabilir. Zararlı elektron içeren moleküllerin enerjileri yüksektir ve hızlı bir şekilde oksijen ile reaksiyona girerler ve reaktif oksijen türlerini (ROS) oluştururlar. Yediğimiz gıdalar vücutta enerjiye, dönüştüğünde vücutta endojen ROS oluşturur, işte bu noktada antioksidanlar ROS ‘in zararlı etkilerinden hücreleri korumakla görevlidir.Vücut ayrıca sigara dumanı, hava kirliliği, ve güneşten gelen ultraviyole radyasyon gibi çevreselfaktörlere maruz kaldığında da , serbest radikalleri oluşturur. ROS bir çeşit hücreler arası sinyal mekanizmasının bir parçasıdır.
E vitamini yağ da eriyen bir antioksidandır. Yağlar vücutta okside olmaya başlayınca ROS oluşumunu engeller. Bilim insanlarının bu araştırmaları yapmada ki amacı, serbest radikal üretimini vücutta sınırlayarak, muhtemel diğer mekanizmalar aracılığıyla,vücutta ki kronik hastalık oluşumunu engellemektir. E vitamininin serbest radikallerin oluşumunda çok etkili olduğunu düşünürsek ilişkili kronik hastalıkları önlemede de yardımcı olabileceği araştırmalarla desteklenmiş.
Sonuç olarak bir antioksidan olarak faaliyet gösteren, E vitamini öncelikle hücre korunması,hücreler arası sinyalizasyonu, gen regülasyonunu ve diğer metabolik süreçlerde in vitro çalışmalar ile etkileri kanıtlamış. Alfa-tocopherol protein kinaz C enzim aktivitesini inhibe eder, bu enzim hücre çoğalmasında ve farklılaşmasında yer alan bir etkiye sahiptir. Özellikle düz kas hücreleri,trombositler, monositler üzerinde çok etkili. Vitamin E kan damarlarının iç yüzeyini döşeyen endotel hücre oluşumunu destekler. Böylece Evitamini araşidonik asit metabolizması ile beraber çalışarak prostasiklinsalınımını arttırır ve sırayla, kan damarlarını genişletir ve trombosit agregasyonunu inhibe eder .
Dyt. Ayşegül Bahar
Beslenme & Diyet Uzmanı