Her ne kadar Amerikan vatandaşları için olsa da, dünyanın her yerindeki beslenme profesyonellerinin dikkatle takip ettiği ve önemli bir referans olarak kabul ettiği ABD Federal Hükümeti’nin hazırladığı Beslenme Kılavuzu Ocak ayı içinde yayınlandı. 5 yılda bir kez revize edilen Beslenme Kılavuzu, son bilimsel çalışmalarla yeniden şekillendirildi ve yeni öneriler ile karşımıza çıktı. Ancak kılavuzda yer alan bazı öneriler gerek sosyal medyada gerekse beslenme çevrelerinde eleştirileri de beraberinde getirdi.
Olumlu olarak kabul edilen noktaların başında ilave şekerin sınırlandırılması oldu. Yeni kılavuzda günlük kalori ihtiyacının en fazla %10’unun ilave şekerden alınması tavsiye edildi. Yani 2000 kalorilik bir diyette en fazla 200 kaloriye denk gelecek kadar ilave şeker tüketilmeli. Bununla birlikte doymuş yağlar ve sodyum tüketimine ilişkin bir önceki baskıda yer alan sınırlamalar aynen yer aldı. Yönergeye göre;
- İlave şekerden gelecek kalori günlük kalori alımının %10’unu geçmemeli
- Doymuş yağlardan gelecek kalori günlük kalori alımının %10’unu geçmemeli
- 14 yaş ve üzeri kişiler için günlük sodyum(tuz) tüketimi 2.300 mg.’den daha az olmalı. Yaklaşık 1 çay kaşığı tuz…
ABD’de yapılan araştırmalara göre yetişkinler günlük kalori ihtiyaçlarının %13’ünü çocuklar ve gençler ise %15-%17’sini ilave şekerden sağlıyorlar. İlave şekerin sınırlandırılmasının kalp hastalıkları, tip 2 diyabet, obezite ve bazı kanserler açısından risk azaltıcı etkisi bilimsel çalışmalarda gösterilmiş olması sebebiyle bu öneri çok yerinde olduğunu söylemek mümkün. Aslında ilave şekeri beslenmemizden çok daha sert bir şekilde çıkarmak en doğrusu ama bu radikal değişikliği yapmak çok kolay olmadığından en azından sınırlamaya gitmek sağlık açısından iyi bir adım olacaktır. Kılavuzun önerdiği sınırlamayı somutlaştıracak olursak 10 kesme şeker ya da 1 kutu gazlı içecek günlük ilave şekerin üst limitine ulaşmanıza yeterli…
Kılavuzda yer alan bir diğer yenilik ise kolesterol konusunda oldu. Bir önceki baskıda yer alan günlük 300 mg. kolesterol sınırlaması kaldırıldı. Ancak kolesterol içeren besinlerin aynı zamanda doymuş yağlardan da zengin olması sebebiyle bu besinlerin sınırlı tüketilmesi tavsiye edildi. Yumurta sarısı yüksek kolesterol içerse de doymuş yağ içeriği az olması sebebiyle bu sınırlamanın dışında kaldı. Böylelikle yumurtanın bu kılavuz çerçevesinde de bir kez daha aklandığını söyleyebiliriz.
Yeni kılavuzun kırmızı et ve işlenmiş et ürünlerine yönelik kısıtlama getirmemesi en çok eleştirilen konu oldu. Salam, sosis ve sucuk gibi işlenmiş et ürünlerinin kanser riskini arttırdığına ilişkin bilimsel veriler sebebiyle geçtiğimiz yıl Dünya Sağlık Örgütü bu besinlerin tüketiminden kaçınılmasını önermişti. Bu öneri, yeni ABD Beslenme Kılavuzu’nun taslağında yer alsa da son versiyonda bu ifadeye yer verilmedi. Fakat kırmızı etin, kümes hayvanlarının etlerinin ve işlenmiş etlerin tüketiminin azaltılmasının kardiyovasküler hastalık riskini azalttığı ifadesi kılavuzun son halinde yer aldı.
Alkol ve kahve tüketimine ilişkin öneriler ise şu şekilde oldu. Alkol kullanan kadınlar tüketimlerini günde en fazla 1 kadeh, erkekler en fazla 2 kadeh olarak sınırlamalılar. Kahve tüketimine ilişkin üst sınır ise günde 3-5 fincan (400 mg/gün kafein) olarak ifade edildi.